28-05-2015
Artık geleneksel hale gelen TÜSHAD Seminerleri serimizi yine son derece aydınlatıcı olduğuna inandığımız bir konu ve konuşmacı ile sürdürdük. 28 Mayıs’ta THY Genel Müdürlük VIP Salonu’nda gerçekleştirdiğimiz son seminerimizin misafir konuşmacısı Yrd. Doç. Dr. Mehmet ÇİÇEK, sunumunun konusu ise “Markalaşma ve Marka Koruma” idi.
Halen Mercedes-Benz Türk A.Ş’de profesyonel kariyerini sürdürmekte olan, pazarlama ve marka koruma yönetimi uzmanı Dr. ÇİÇEK’in diğer uzmanlık alanları arasında satış sonrası yönetimi ve ürün yönetimi de bulunuyor. Aynı zamanda çeşitli üniversitelerde uzmanlık alanlarında lisans üstü seviyede dersler de veren Çiçek’in, uluslararası akademik dergilerde yayımlanmış, genelde otomotiv sektörü ve finansal konuları ele alan makaleleri de bulunuyor.
Seminerimizi takip eden çok sayıda üye ve meslektaşımız, bu çok yönlü konuğumuzun markalaşma ve marka korumaya dair çok değerli bilgi ve görüşlerini öğrenme imkanı buldu. Dr. Çiçek’in güzel sunumunun içeriğini kısaca şu şekilde özetleyebiliriz:
Sunumunda marka geliştirme ve marka korumanın şirketler için önemini vurgulayan Dr. Çiçek, bu konuda halen görev yapmakta olduğu sektör ve markayla ilgili çeşitli bilgi ve örnekler verdi. Otomotiv sektöründe oldukça yaygın olan sahte yedek parça satış ve kullanımının tüketiciler açısından risk ve maliyetlerini vurgulayarak, sahte yedek parça ticaretinin aynı zamanda uluslararası terörizm ve mafya gibi şer odakları için önemli finansman kaynaklarından birini oluşturduğuna da dikkat çekti.
Aynı zamanda halen görev yapmakta olduğu kuruluşun az sayıdaki global marka koruma yöneticisinden biri olan Çiçek, millet olarak az sayıda da olsa bazı değerli markalarımızın bulunduğunu, örneğin İstanbul’un marka değerinin oldukça yüksek olduğunu, bu açıdan şanslı olduğumuzu ifade etti. Ülkemizde üniversite öğrencileri arasında yapılan “çalışmak istenilen şirket tercihleri” konulu bir araştırmada kendi kuruluşlarının üst sıralarda yer aldığını, bu araştırma sonuçlarına göre THY’nin de 4. sırada yer bulmuş olmasının marka değerinin yüksekliğinin de bir işareti olduğunu vurguladı.
“Dünyada bazı şeyler pek değişmez” diyen Mehmet Çiçek, dünyayı yönetenlerin genelde erkekler olmasına rağmen, bütün başarılı erkekleri yöneten birer kadın bulunduğuna dikkat çekti. Çiçek’e göre karşı cinse duyulan aşkla, markalara duyulan aşk veya tutku arasında da ortak veya benzer çok sayıda özellik mevcut. Bu çerçevede, “aşık olunacak markaya giden yolun duygulara hitap etmekten geçtiğini” ifade eden Çiçek, markalaşma sürecinde insanların karşı cinsin ilgisini çekme çabalarına benzer taktiklerin söz konusu olduğuna işaret etti.
Markalaşma sürecinin gerçek bir “tutkulu aşk hikayesi”ne benzer şekilde; farkedilme, arzu duyma, deneyimleme ve sadakat aşamalarından oluştuğunu savunan Çiçek, bu sürecin başarıyla yürütülebilmesi durumunda müşterilerde “mantık ötesi bir bağlılık” yaratan markalar oluşturulabileceğini söyledi.
Sunumunda marka değerine etki eden faktörlere de değinen Dr. Çiçek, bu faktörleri;
1. Girdi |
2. Markanın Hissedilen Ağırlığı |
3. Çıktı |
- Marka Yönetiminin niteliği |
- Aşinalık |
- Hasılat artışı (büyüme) |
- Markanın mevcudiyeti |
- Kalite |
- Pazar payı |
- İşlevsel performans |
- Karlılık |
- Duygusal performans |
- Müşteri memnuniyeti |
- Tercih |
şeklinde sıraladı.
Çiçek, dünyanın en başarılı markaları listesini de, bu alanda 1. sıradaki markanın 118 milyar dolara varan marka değeri bilgileriyle birlikte, katılımcılarla paylaştı. Misafir konuşmacımızın verdiği bilgiler arasında, sahte ve taklit ürünler yüzünden devletimizin yıllık vergi kaybının 2 milyar doların, orijinal markalı ürün üreticisi firmaların kaybının da 10 milyar doların üzerinde oluşu, senelik iş kaybının ise 135.000 kişilik istihdam civarlarında olması da dikkat çekiciydi.
Sunumunda son olarak “başarının sırları”ndan bahseden Dr. Çiçek, başarılı kişilerin ortak özelliklerini;
Risk almak |
Büyük hedefleri olmak |
Dengeli ve aşırılıktan uzak olmak |
Önden gitmek |
Yarışa hep hazır olmak |
Güçlü yönlere vurgu yapmak |
Zor durumda dik durmak |
Farklı görüntü vermek |
Birleştiren olmak |
Azimli olmak |
şeklinde sıralamakla birlikte, başarılı liderler için bunlardan daha önemli olan niteliğin ahlaki çöküntüye girmemek, dürüst ve güvenilir olmak olduğunu, kısacası etik liderliğin en önemli husus olduğunun altını çizdi.
Hem akademisyen, hem de uygulamacı kimliğiyle öne çıkan, son derece faydalı ve başarılı bir sunum gerçekleştiren Yrd. Doç. Dr. Mehmet ÇİÇEK’e bu güzel seminer için TÜSHAD ve katılımcılar adına tekrar teşekkür ediyor, değerli üye ve meslektaşlarımızla sonraki seminer ve faaliyetlerimizde görüşebilmeyi temenni ediyoruz.